YAZMASAM YA ÇATLIYICAM YA DA ÖLÜCEM
Pazar geçesi saat 23.47 sabah işe var aklımın içinde oynaşan düşünceler
bir beni rahat bırakmıyorlar önce radyomu açıyorum ama nafile illa yaz beni
anlat diye tutturuyor yada konuş birisine derdini dök önce bir bakınıyorum bu
aralar kiminle konuşsam diye ama yok içimden kimseyle konuşmak gelmiyor. herkes
bir taraftan fikrini söyleyecek söyle oldun böyle oldun aslında bir şeyde yok
bu aralar bir geçiş dönemi işte anti sosyal olasım var bırakmıyorlar orası ayrı!!!....
alışmamışlar ki benim
sessizliğime kızıyorlar oysa insanlarla alıp veremediğim yok sadece sessizliğe
ihtiyacım var kulaklarımda sezenin güzel sesi yankılanıyor söverim gelmişine
geçmişine ayıpsa ayıp…….o gidiyor Gökhan geliyor diyor ki evli evine köylü
köyüne…… evet herkes kendi dünyasında da Sanki bir ben bu aralar farklı bir dünyada
yaşıyorum ne ilişkilerim ilişki ne de bu aralar yaşadığım hayat zevk veriyor 30
a 1 kala galiba kadın olmayı damarlarımdan akan kana varana kadar hissetmeye
başlıyorum..:-( gençliği çok esnek
yaşamışım çok sorgulandım bulutlarda gezmek güzelmiş te şimdi yere inip ipleri
sıkmak lazım….
yine maviliklerden vazgeçesim yok son gemiyi
kaçırmadan tutup yakalamak lazım diyorum illa ya bulutlarda yada denizlerde
olucam. düşünceler beynimin içinde bir oyana bir bu yana zıplayıp duruyorlar
zor zamanlardan yoğun vakitlerden sonra insanı vururmuş böyle hisler sanırım
bende de öyle oldu fark ettim ki!... çizgimi çizmişimde noktamı bile koymuşum fark
ettim ki!... benim yeni bir bene ihtiyacım var fark ettim ki!... gücümü
toplamak için yeni bir nefese ihtiyacım var ya kendi nefesimi tazeliyicem yada
yeni bir nefes elimi tutacak……
birlikte görücez
bloğumu artık ihmal etmeyeceğim bir yerden başlamak lazım….
hayat bu gök kuşağı gibi rengarek olsun İYİ GECELER...